Daireden Sızan Suyun Diğer Daireye Zarar Vermesi Halinde Sorumluluk Nasıl Olacaktır?
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19/son maddesine göre her kat maliki anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumludur. Aynı Yasanın 18. maddesinin 2. fıkrasına göre de bu kanunla kat maliklerinin borçlarına dair olan hükümler bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma (sükna) hakkı sahiplerine veya bu bölümlerden herhangi bir sebeple devamlı olarak faydalananlara da uygulanır.
Hal böyle olunca su sızıntısının oluşmasında meydana gelen dairede ikamet eden kat maliki, kiracı ya da her ne suretle olursa olsun devamlı faydalananın kusuru varsa bu kimse kusuru oranında zarardan sorumlu olacaktır.
Eğer zarar gören bağımsız bölüm kat malikinin de bu zararın meydana gelmesinde kusuru varsa, zarar verenin ödeyeceği tazminattan bir indirim yapılabilir.
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, 01.04.2013 tarihli ve 2013/4734 E., 2013/5143 K. sayılı kararı;
Dava dilekçesinde, su sızıntısının önlenmesi ve zararın tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde; üst katında oturan davalının bağımsız bölümünden sızan sular nedeniyle kiracı bulunduğu dairede zarar meydana geldiğini ileri sürerek davalının dairesinden gelen su sızıntısının ortadan kaldırılması ve zararının tazminini istemiş, mahkemece davanın kabulüyle davalı tarafından su sızıntısının giderilmesine ve 600 TL zararın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Yerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; anataşınmazın bodrum ve çekme kat da dahil olmak üzere altı kattan oluştuğu, davacının meskeninin yatak odası, giriş kısmı ve balkonuna ait tavanlarında meydana gelen kısmi sıva hasarı, boya ve kartonpiyer bozulması ile pas kusması gibi hasarların üst kattaki davalıya ait bağımsız bölümün ön kısmında yer alan açık terasta biriken yağmur ve diğer harici suların tahliye olamayan derzlerinden sızması sonucu meydana geldiği, davacının banyo tavanındaki hasarın ise davalının banyosundaki gider arızasına dayalı su sızmasından kaynaklandığı tüm bu hasarların giderilmesi için 600 TL, su sızıntısının ortadan kaldırılması için de 1.200 TL onarım gideri gerektiği belirtilmiştir.
Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesinin son fıkrasında, her kat malikinin anataşınmaza ve diğer bağımsız bölümlere kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumlu olacağı; aynı Yasanın 18. maddesinde ise bu Yasada kat maliklerinin borç ve yükümlülüklerine ilişkin olan hükümlerin bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma hakkı sahiplerine ya da bu bölümlerden herhangi bir nedenle sürekli olarak yararlananlara da uygulanacağı hükme bağlanmış olup, bilirkişi raporunda hasarın bir bölümünün davalının bağımsız bölümünün ön kısmında yer alan açık terastan sızan sulardan kaynaklandığı belirtilmişse de bu açık terasın davalının bağımsız bölümüne mi ait bulunduğu veya ortak yer mi olduğu belirlenmediğinden; anataşınmazın onaylı mimari projesi getirtilip yerinde uygulanarak açık terasın ortak yer olup olmadığı belirlenmeli, ortak yer ise davalının terası bizzat kullanımı nedeniyle zarara sebebiyet vermedikçe ortak yerden kaynaklanan zarardan davacı da dahil tüm kat maliklerinin gerek onarım gerekse davacının bağımsız bölümünde oluşan zarardan yönetim planında aksine bir düzenleme bulunmadıkça kendi arsa payları oranında sorumlu tutulacaklarından ayrıca davacının su sızıntısının ortadan kaldırılmasını da istediği gözetilerek tüm kat maliklerinin sorumlu olması halinde anataşınmazdaki diğer kat maliklerinin de davaya dahil edilmesi gerektiğinden; mahkemece tüm bu hususlar düşünülmeden eksik inceleme ve araştırmayla yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.