DİJİTAL OYUN BAĞIMLILIĞI
Bağımlılığın tüm türlerinde olduğu gibi, dijital oyun bağımlılığı konusunda da, bağımlılık oluşmadan önce önleyici tedbirler alınması gerekmektedir. Çünkü bağımlığın önlenmesi, tedavi edilmesinden çok daha kolay olmakta ve daha az maliyet gerektirmektedir.
Bağımlılıkla mücadele ederken genel olarak üç tür önleme olduğu belirtilmektedir: Birincil, ikincil ve üçüncül önleme.
Birincil önlemede amaç, belli bir sorundan etkilenme durumu olan tüm bireylere, sorunla ilgili temel eğitim verilmesidir.
İkincil önlemede hedeflenen, risk altında bulunan bireylere ulaşarak, birincil önlemede olduğu gibi bu kişileri bilgilendirmektedir. Son olarak üçüncül önlemede sorunlu davranıştan muzdarip olan kişilere ulaşılmakta, sorunlu davranışın durdurulması ve gelecekteki tekrarının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.
Üçüncül önleme, duygusal ve davranışsal ögelerin kullanıldığı psikolojik bir tedavi yöntemi olarak da nitelendirilebilir. Bu bağlamda, dijital oyun bağımlılığı konusunda bilinçlenmek ve farkındalığın artması bireysel ve toplumsal refahın artmasını da sağlayacaktır.
Dijital oyun bağımlılığının tedavisinde Bilişsel Davranışçı Terapi, aile terapisi gibi yöntemlerden de yararlanılmaktadır. Benimsenen tedavi yöntemi her ne olursa olsun amaç; oyun ve ilişkili diğer aktiviteler hakkında kişiye kontrolünün geri verilmesi ve sosyal etkinlikler ve gerçek hayatta yapılan etkinliklerin artırılıp, çevrimiçi etkinliklerin azaltılması yoluyla prososyal becerilerin kişiye kazandırılması olarak ifade edilmektedir. Terapist oyunu kişi için bu kadar ödüllendirici yapan etmenin ne olduğunu anlamaya çalışarak sürece başlamalıdır . Ayrıca kişiye etkili problem çözme yöntemlerinin, iletişim becerilerinin ve sosyal becerilerin kazandırılması, kişinin özgüveninin ve benlik saygısının artırılması sağlanmalıdır. Bu yöntemlerin dijital oyun bağımlılığı tedavisinde etkili olabileceği belirtilmektedir. “Oyun oynamayı bıraktığımız gün, öğrenmeyi de bırakırız.” diyor William Glasser. Nasıl ki her çocuğun oyuna ihtiyacı varsa ve oyun oynamak çocuklar için bir öğrenme alanı sağlıyorsa, yetişkinlerin de en az çocuklar kadar oyun oynamaya ihtiyaçları vardır. Önemli olan yaşa, bilişsel kapasiteye uygun oyunlar tercih etmek, oyunlar ile gerçek hayattaki sorumluluklar arasındaki dengeyi sağlayabilmektir.