Hukuk Dili Kavramı
Hukuk Dili Kavramı
Toplumsal yaşam, pek çok ilişki ve çıkar uyuşmazlıklarını içerir. Toplumun bireyleri, kendi çıkarlarını elde edip korurken diğer bireylerin çıkarlarını gözetmek durumundadırlar. Bu nedenle toplumsal yaşamı düzenleyen kurallara ihtiyaç duyulmaktadır.
Toplumu ahlak, din, görgü, örf ve âdet kuralları düzenlemekte olup bu kuralların her birinin kendilerine özgü yaptırımları bulunmaktadır. Bu kuralların en önemlisi ise hukuktur. Hukuk kuralları diğer toplumsal düzen kuralları ile ilişkili olmakla beraber onlardan önemli bir yönü ile ayrılır. Hukuk kuralları, diğer kurallardan farklı olarak ihlal edilmeleri durumunda yaptırımlara bağlanmıştır. Bu nedenle hukuk, adalete yönelmiş toplumsal yaşama düzeni olarak tanımlanmaktadır. Hukuku yaratanın dil olması sebebiyle, hukuk ile dil toplumsal yaşamı düzenlemekte zaruri bir ilişki içerisindedir. Dil düşünceyi anlatamaz ve kusurlu olursa gerekenler iyi anlatılamaz, ödevler anlatılamaz ise toplumsal yaşama kültürü bozulur.
Dil, “insanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan, zeban” olarak tanımlanmaktadır. Her mesleğin uygulamasında o mesleğe ait dil kullanılmakta, bu durum o mesleğin araç gereç, kavram ve terimlerinin oluşmasını sağlamaktadır.
Hukuk dili, kanunların uygulanması sürecinde her somut olayda, dava sürecinde dilekçelerde, adli makamların resmî yazılarında ve mahkeme kararlarında kullanılan dil olup günlük hayatımızda kullandığımız dilden farklılık arz eder. Hukuk dili kanunların dilini kapsadığı gibi, doktrinde yazılan eserleri, mahkeme kararlarını da içeren şekilde hukuk uygulamasında kullanılan dili kapsar. Kanunların dili tek başına bu kavramı karşılamamakla beraber, hukuk dilinin temelini oluşturur. Terimlerin temeli, kanun metinlerinde kaynağını bulduğu gibi terimlerin şeklini de kanunlar belirlemektedir. Hukukun uygulanmasında, metinden herkesin aynı anlamı çıkarması için, kullanılan terim ve kavramların ne anlama geldiği açık ve anlaşılır biçimde ifade edilmelidir. Bu sebeple hukukçuların aynı anlamı çıkaracağı bir hukuk dili şart olup bu dil, hukukçu olmayanların haklarının korunmasını engelleme amacını gütmez. Hukuk dilini oluşturan hukuki terimlerin ve kavramların varlığı, kanun uygulayıcılarının farklı anlamlar çıkarmadan herkese somut olayın özelliğine uygun ve eşit davranılmasını hedefler.
Günümüzde pek çok mahkeme kararının artık kullanılmayan kelimelerle, karmaşık şekillerde ya da belirsizliğe sebep olan ifadelerle yazıldığını görmekteyiz. Mahkeme kararlarının anlaşılamaması veya yanlış anlaşılması büyük bir problem olmaktadır. Kanunların toplum tarafından bilinebilir olması, demokratik bir toplumun gereği olmakla birlikte kanunların geriye dönük değil ileriye dönük, açık ve net biçimde kaleme alınmış olması da bu gerekliliğin bir parçasıdır. Hukukun makul ve adil uygulanmasının hukuk dili ile bağlantısı vardır. Mevzuatımızda son dönemde yapılan değişikliklerin, kanun metinlerinin günümüz Türkçesine uyarlanması yönündeki görüş ve akımlar doğrultusunda şekillendiği görülmektedir. Zira hukuk dili çerçevesinde kullanılan cümlelerin güncel Türkçeye uygun olarak biçimlendirilmesi gerekir. Bunun için hukuki ifade ve terimler sadeleştirilerek, buna uygun kelimeler terim olarak kullanılmaktadır. Hukuki terimlerin ve kavramların anlamlarının değişmesinin önüne geçmek için de kullanımında birleşilmesi gerekmektedir.
Son olarak hukukçuların, meslekleri gereği kullanılan terminolojiye hâkim olmaları ve kullanılan terimlerden aynı anlamı çıkarabilmeleri önem arz etmektedir. Farklı hukuk alanlarının farklı terminolojiye sahip olduğu göz önünde bulundurulduğunda, kanunlarda yer alan kavramların ne anlama geldiğini nitelendiren “tanım” maddelerinin bulunması, anlaşılırlığı temin etme bakımından başvurulan bir yoldur. Örneğin “temyiz”, usul hukukunda bir kanun yolunu ifade ederken medeni hukuk açısından “ayırt etme” gücü için kullanılan bir terimdir. Bazı kavramların anlamları bakımından karışıklık yaşanmasının engellenmesi adına, kanuna ilişkin temel kavramların “tanım” başlıklı maddede açıklanması fayda sağlamaktadır. Hukuki terimlerin kullanımında birlik, adil ve objektif hukuk uygulamalarını temin edecektir.