Emlak Yöneticim

İcra itirazı, icra takibi sürecinde borçlu tarafından yapılan bir hukuki işlemdir. Borçlu, icra takibine itiraz ederek, alacaklının talep ettiği borcun ödenmemesi gerektiğini savunur. İcra itirazı, genellikle iki ana temel üzerine kurulur.

İtirazın Sebepleri:

1. Hukuki Sebepler: Borçlu, borcun var olmadığı, zamanaşımına uğradığı veya alacaklının talebinin geçersiz olduğu gibi hukuki gerekçeler sunabilir.
2. İcra Takibinin Usulsüzlüğü: İcra takibinin usulüne uygun yapılmadığı, örneğin borçluya tebligatın ulaşmadığı durumlar

İtirazın Usulü:

İcra itirazı, icra mahkemesine yazılı olarak yapılır. İtiraz dilekçesinde, itirazın sebepleri açıkça belirtilmeli ve ilgili belgeler eklenmelidir. İtiraz süresi, icra takibinin tebliğinden itibaren 7 gün olarak belirlenmiştir. Bu süre içinde itiraz edilmezse, icra takibi kesinleşir.

İcra mahkemesi, itirazı kabul edebilir veya reddedebilir. Eğer itiraz kabul edilirse, icra takibi durur. Reddolması durumunda ise, borçlu itirazın reddine karşı Yargıtay’a başvurma hakkına sahiptir.

İtirazın kabul edilmesi durumunda birkaç önemli sonuç ortaya çıkabilir:

1. İcra Takibinin Durdurulması: itiraz kabul edildiğinde, icra takibi durur. Bu, alacaklının borçluya karşı başlattığı icra işlemlerinin artık devam etmeyeceği anlamına gelir.
2. Borçluya Süre Tanınması: itirazın kabulü, borçluya borcunu ödemesi için ek süre tanıyabilir. Bu durumda, borçlu, alacaklı ile anlaşma yapma veya borcunu yeniden yapılandırma fırsatına sahip olabilir.
3. Yeni Bir Takip Süreci: Eğer itiraz, borcun varlığına dair bir belirsizlik yaratıyorsa, alacaklı yeni bir icra takibi başlatabilir. Bu durumda, alacaklı, itirazın kabulü sonrası borcun varlığını ispatlamak için yeni deliller sunmak zorunda kalabilir.
4. Mahkeme Kararının Bağlayıcılığı: İtirazın kabulü, icra mahkemesi tarafından verilen bir karardır ve bu karar, taraflar için bağlayıcıdır. Alacaklı, bu karara itiraz edemez; ancak, yeni bir dava açma hakkına sahip olabilir.