Emlak Yöneticim

İcra hukuku borçlunun borcunu ödememesi durumunda alacaklı tarafın bu borcu hukuki yollarla geri almasını sağlayan bir hukuk dalıdır. Türkiye de icra hukukunun işleyişi alacağını tahsil edemeyen kişinin icra dairesine gelip şikayette bulunmasıyla veya banka borcu bulunan kişinin borcu ödememesi vb. şekilde başlamaktadır. Alacaklı, icra dairesine borçluya karşı takip talebinde bulunmasıyla birlikte icra dairesi talepte borçlu ile ilgili (kimlik bilgileri, borcun miktarı, borcun bulunma sebebi vb.) yer alan bilgileri inceler ve değerlendirir. Bu değerlendirme sonucunda ise gerekli görülürse ek belge talep edebilir. Ek belge talep edilmesi durumunda kişi verilen süre içinde bu belgeleri getirmek ile yükümlüdür. Getirmediği takdirde borçluya karşı takip talebi kişinin kabul edilmez. Bütün bu değerlendirmeler olumlu sonuçlandığı zaman borçluya borcunu ödemesi babında tebligat gönderilir. Borçlu geçerli nedenler belirtmek şartıyla icra takip kararına itiraz edebilir. Ancak icra dairesinin vermiş olduğu süre içerisinde borcunu ödemez ise icra dairesi borçlunun malvarlığı üzerine haciz uygulamak durumunda kalır. Haczedilen mallar satılarak ise alacaklının parası tahsil edilir. Eğer kişi borcunu karşılayacak mal varlığına sahip değil ise borçluya iflas davası açar. Bunun gibi işlemler ile ilgilenen icra müdürleri ve icra memurlarıdır.

İcra hukukunda dikkat edilmesi gereken birtakım noktalar vardır. Bunlar;

-İcra işlerinin düzenli bir şekilde işleyebilmesi için ve alacaklının hakkının kaybına olanak verilmemesi için icra işlemlerinde belirlenen süreler önem arz etmektedir. 

-icra hukuksal bir süreçtir. Vatandaşın bu süreci daha iyi algılayabilmesi için bir avukattan hukuksal destek alması önemli olabilmektedir.

Türkiye de icra hukuku alacaklıların haklarını hukuki yollarla koruyan, kişiyi mağdur etmeyen, ülkemizde hukukun üstünlüğünü sağlayan,  toplumsal düzenin korunmasına katkı sağlayan en önemli hukuk dallarından biridir.